Çocuklar, "şeyler hakkında farklı düşünme biçimlerine" yetişkinlerden daha açıktırlar. Yetişkinler, düşünmeyi farklı şekillerde deneyimlemeyi çok zor bulabilir. Ayrıca, yetişkinlerin alternatif düşünce tarzlarına yatkın olma olasılığı daha azdır. Bunun nedeni, biz yetişkinlerin erken yaşta kazandığı kalıp yargılardır. Bunlar kendi içimizde sorgulanıp doğru değerlendirilmediği sürece de yargı olarak kalırlar. Bu nedenle, erken yaşta çocukların "felsefe" ile, "felsefe yapma"ile tanıştırılmaları önemlidir.
Her şeyden önce felsefe, çocukları bağımsız düşünürler olmaya ve kendileri için cevap aramaya teşvik eder. Bu açıdan Çocuklar İçin Felsefe, çocukların merak duygusunu geliştirerek büyük bir fırsat sunmaktadır; büyük sorular sorma ve bağımsız düşünebilme yeteneklerini geliştirme...
Felsefe, çocuğun zaten var olan merak duygusunu harekete geçirir ve geliştirir. Bir çocukta derin bir hayretle şaşkınlık, öğrenme için hayat boyu sürecek bir tutkuya yol açabilir ve bu yol boyunca yaptıkları keşifler, bir çocuğun hayatını bir anlam ve değer ile doldurabilir. Elbette bu beklentiler ışığında, her çocuğun yolculuğu farklı olacaktır. Ancak Çocuklar İçin Felsefe'nin her çocuğa, şu temel becerileri kazandırdığını net bir şekilde söyleyebiliriz:
Çocuklar, kendilerini ve başkalarını doğru değerlendirmeyi ve sorgulamayı öğrenirler. Kendi kendini sorgulayabilen bir çocuk, düşüncelerinin, duygularının ve eylemlerinin etkilerini gözlemlemek ve anlamak için daha donanımlı olur. Ayrıca çocuğun, hayatı farklı perspektiflerden düşünmesini ve görmesini sağlar. Bu tür bir sorgulama, çocukların dünya görüşlerini oluşturmalarına ve genişletmelerine yardımcı olur. Farklı inanç veya düşüncelere sahip olanlara karşı daha hoşgörülü olma yeteneklerini güçlendirir.
Yorumlar
Yorum Gönder